Bu yazıyı paylaş
Eski zamanlarda -eski demek ne kadar doğru emin olamadık, 90’lar öncesinde atıf veriyoruz aslında- girişimcilik pek de duymadığımız bir kavramdı. Sonraki belki 10-15 yılda -90’ların sonu 2000’lerin başı- ise girişimcilik tabiri hızla para kazanmak isteyen kurumsal dünyaya ayak uydurmakta güçlük çeken cevval gençlerle özdeşleşmekteydi. Günümüzde ise yerleşik şirketlerin, sektörde onlarca yıl deneyimi olan iş insanlarının bile gündeminde olan bir mesele haline geldi. Peki neden böyle bir dönüşüm yaşandı?
Girişimciliğin Yükselişi
Klasik köklü bir şirkette çalışmak hemen herkes için harika bir yol gibi gözüküyor. Özellikle sorumluluk meselesinin ne kadar yorucu olduğu düşününce. Bir çalışan olarak tüm sistemi kurulmuş; müşterisi hazır, iş yapış biçimleri belirlenmiş, çalışma ortamları dayanıp-döşenmiş bir ortamda çalışmak; tabii ki kaotik bir alana giriş yapmaktan çok daha mantıklı geliyor. İster kendiniz bir girişim kurun ister yeni yeni filizlenmeye başlayan bir girişimde çalışan olun sonuç aynı: bilinmezlik, kaos, stres.
Peki, tüm bu sorunlarına rağmen girişimcilik neden yükselişte? Bu yazının yazılma sebebi olan Optimist Yayınları’ndan yayınlanan Girişimcilik kitabından sürece kuş bakışı bakarak şunu görebiliyoruz: girişimci olmak gittikçe bir tercihten çok zorunluluk halini alıyor da ondan.
Neden Girişimci Olmak Zorundayız?
Girişimler -özellikle teknoloji girişimleri- iş yapış biçimlerimizi kökten değiştiriyor. İş hayatına çeviklik, yalın girişim, Pivot etmek, MVP gibi yeni yeni kavramlar kazandırıyorlar.
Bugüne kadar şunu hepimiz biliyorduk evet, teknoloji girişimlerinin ürünleri yaşamlarımızı değiştiriyor. Apple’ın ürünlerinden önce ve sonra, Google’ın ürünlerinden önce ve sonra desek abartmış olmayız. Fakat yavaş yavaş şunu da anlamaya başlıyoruz: Girişimler, ürünleriyle olduğu kadar iş yapış biçimleriyle de yaşamlarımızı değiştiriyor.
Özellikle Amerika merkezli girişim kültürü birkaç ay içerisinde ülkeler büyüklüğünde şirketler kurdukça globalleşme, etkisini daha artırıyor girdikleri hedef ülke pazarlardaki yerleşik şirketler ise buna cevap vermekte zorlanıyor.
Diğer taraftan sektör ölçeğinde de benzer bir durum yaşanıyor. Ör: Marriott otelin 1 milyon odaya ulaşması 60 yıl sürerken Airbnb bunu kurulduktan sonra sadece birkaç yıl içerisinde gerçekleşti.
Hal böyle olunca ister ülke ölçeğinde ister sektör ölçeğinde bakalım bu çağ hepimizi girişimci yapacak gibi gözüküyor.
Peki, Nereden Başlamalı?
Harvard Business Review makalelerinden derlenen Girişimcilik kitabı bu yolda iyi bir yardımcı olabilir. Kitap, içerisinde girişimciliğin hemen hemen her alanına dair farklı yazarlardan ve uzmanlardan makaleler içeriyor. Bu makaleler şu sorulara cevap arayışında:
- Şirketim için girişimci bir lider/çalışan bulmak istiyorum, nelere yapmalıyım?
- Girişimciyim, iş planı yazmak istiyorum, nelere dikkat etmeliyim?
- Örnek Vaka: Son yılların oyun değiştiren teknolojisi Siri nasıl yaratıldı?
- Girişim sermayedarlarına dair neler bilmeliyim?
- Ani büyüme (Blitz-scaling) nedir? Nasıl uygulanır?
- Param var. Sıfırdan girişim kurmak yerine halihazırda çalışan bir şirketi satın almak istiyorum. Süreci nasıl yönetmeliyim? Nelere dikkat etmeliyim?
Alanında uzman bu kişilerden yukarıdaki sorulara cevaplar bulmak isterseniz Girişimcilik kitabına göz atmakta fayda var.
Öne Çıkanlar
- (…) Yeni deneyimlere açık olmak. Araştırmamda girişimcileri daha geleneksel meslektaşlarından ayıran en önemli özelliğin bu olduğunu buldum.
- Üç boyutlu baskı ve sanal gerçeklik gibi yeni teknolojiler, daha önce sadece şirketlerin satabildiği karmaşık ürün ve hizmetlerin bireyler ve küçük şirketler tarafından da satılmasına olanak verecek.
- (…) Bu kuralların tüm bankacılar bilir; öncelikle dolandırıcılığa karşı önlem almalısınız. Bu kural onların PayPal’a benzeyen bir şey yapmayı denemelerine engel oldu. Bizim cehaletimiz ise hızla bir şeyler oluşturmamıza olanak verdi.
- Şirketleri (PayPal, Google, eBay, Facebook, Linkedin ya da Twitter) bir arada tutan şey, yaşananların verdiği heyecan ve mükemmel bir gelecek vizyonudur.
- 21’inci yüzyıldaki istihdam artışının yeni sektörlerden kaynaklanması gerekiyor. Bu nedenle yeni girişimlerin başarılı olmasını, büyümesini ve daha fazla insanı istihdam etmesini destekleyen bir ortam hepimizin yararınadır.
Daha kapsamlı bir okuma için Girişimcilik kitabına aşağıdaki görsel üzerinden ulaşabilirsiniz:
