Beyaz Yakalı’nın Dijital Yakalı’ya Dönüşümü
Bu makaleyi paylaş
“Değişim hiç bu kadar hızlı olmamıştı, bir daha asla bu kadar yavaş olmayacak.”
Dijital çağın ve beraberinde getirdiği değişimin, baş döndürücü hızını daha da artıracağına işaret eden bu sözler, Kanada Başbakanı Justin Trudeau’ya ait. Dijital dönüşüm, şahidi ve parçası olduğumuz bu değişime verilen ad ve aslında uzun bir süredir konuşulan, tartışılan bir konu.
Ne var ki, hakkında sayısız kitap ve makale yazılan bu denli önemli bir konunun, bir o kadar az konuşulan ve eksik kalan bir boyutu da mevcut: Çalışanların bu dönüşümdeki rolünün ne olacağı konusu.
İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya’nın yazdığı Beyaz Yakalı’nın Dijital Yakalı’ya Dönüşümü, işte bu konuyu mercek altına alıyor.
Değişenler ve değişmesi gerekenler
İş dünyasının dev satranç tahtasında taşlar her gün yer değiştiriyor. Ama artık yalnızca taşlar değil, oyunun kuralları da değişiyor. Birkaç örnek vermek gerekirse:
- Tüketicinin alışkanlıkları ve eğilimleri değişiyor,
- Şirketlerin müşterileri için değer yaratan iş modelleri ve ürünler
sunduğu satış kanalları değişiyor,
- Şirketlerin organizasyonel yapıları ve iş yapma biçimleri değişiyor,
- İşlerimizde kullandığımız teknolojiler değişiyor,
- İşlerimizde çözüm bekleyen konular ve problemler değişiyor,
- Meslekler ve mesleklerin içeriği değişiyor,
- Çalışanların şirketlerinden, şirketlerin çalışanlarından beklentileri
değişiyor.
İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya bu tabloda meselenin “çalışan” boyutunun eksik kaldığını düşünüyor ve bunun için çözümler sunmayı hedefliyor. Bu amaçla okuyucuya, kendisine bir yol haritası oluşturabilmesi için somut ve pratik bilgiler aktarıyor. Bu amaçla kaleme aldıkları Beyaz Yakalı’nın Dijital Yakalı’ya Dönüşümü işe şu soruları sorarak başlıyor:
- Bireyler “çalışan” olarak ne yapmalı?
- Kendilerini dönüşüme nasıl hazırlamalı?
- Kendilerine “hangi” yetkinlikleri, “nasıl” ve “ne yaparak” katmalı?
İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya bu noktada mavi yakalı ve beyaz yakalı tanımlarına dönüyor; ardından bizi dijital yakalılarla tanıştırıyor.
Mavi yakalılar
Mavi yakalı çalışanlar daha çok sahada ve üretim hatlarında çalışırlar; zihin gücünden ziyade beden gücü sarf ederek görevlerini yerine getirirler. Beden gücü gerektiren işleri üstlenenler işçi, onların idarecisi olanlar vardiya amiri, işi planlayan ve organize edenler de formen unvanlarıyla çalışırlar. Maaşları, saatlik ücretleri baz alınarak belirlenir.
Beyaz yakalılar
Fiziksel güç yerine zihinsel güç kullanan beyaz yakalı çalışanlar, genelde ofislerde masa başında çalışırlar. Mühendislik, iş geliştirme, satış, planlama, Ar-Ge, kalite, pazarlama gibi birimlerde görev alan, uzman veya yönetici konumunda çalışan beyaz yakalılar, işlerinde teknolojiyi kullanan çalışan grubudur. Maaşları aylık bazda belirlenir.
Dijital yakalılar
Dijital yakalı tabiri, İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya’nın dijital çağın becerilerini kazanmış beyaz yakalı çalışanlar için kullandığı bir tabir. Dijital yakalı ifadesi yabancı veya yerli kaynaklarda daha önce bu amaçla kullanılmış bir tanım değil. Beyaz yakalı dışında farklı bir tabir kullanmalarının nedeni ise, yakın geleceğin beyaz yakalı çalışanın kendisini farklı yetkinliklerle donatması gerekliliğini vurgulamak. Zira yapay zekâ başta olmak üzere, teknolojilerin iş süreçlerine entegrasyonu ve yürütülen bazı aktivitelerin otomasyona devredilmesi ile işlerin içeriği ve ihtiyaç duyulacak yetkinlikler önemli ölçüde değişecek.
Dönüşümün önemi
İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya beyaz yakalıların dijital yakalılara dönüşmesinin neden önemli olduğunu şu cümlelerle ifade ediyor:
“Harvard Business Review’e göre bir beyaz yakalı çalışan ortalama zamanının %28’ini e-postaları okuyarak veya cevaplayarak; %19’unu bilgi toplayarak veya veri arayarak; %14’ünü iç iletişimde (resmi ve gayri resmi toplantılarda) geçiriyor. Diğer bir deyişle, beyaz yakalı çalışanın toplam zamanının %61’i katma değeri olmayan veya oldukça düşük olan aktivitelerle geçiyor. Zamanının sadece %39’unu kendini ve işini geliştirmek için kullanabiliyor.
Bu araştırma günümüzde beyin gücü ile çalışan beyaz yakalı çalışanların verimlerinin düşük olduğunu ortaya koyuyor. Kazandığı yetkinliklerle dijital yakalıya dönüşen beyaz yakalı, işini ve kendini geliştirmek için daha fazla zamana sahip olacak; daha doğru, hızlı ve etkili kararlar alacak; iş geliştirme, kurum içi inovasyon faaliyetlerinde daha çok yer alacak. Ve bunları yapabilen bir çalışan, geleceğin iş dünyasında yer alabilmek adına önemli rekabet avantajı sağlamış olacak.”
Bu kitabı kimler okumalı?
İnan Acılıoğlu ve Nisa Nur Kaya bize Türkiye’de iş konusunun geleceğini araştıran bir çalışmadan da bahsediyor: McKinsey tarafından 2020 Ocak ayında yayımlananan çalışma, bu alandaki en kapsamlı araştırmalardan biri. Çalışma önümüzdeki 10 sene içinde ülkemizde işlerin ve mesleklerde gerekli olan yetkinliklerin nasıl evrileceğini ortaya koyuyor. 800 farklı meslek ve bu meslekler altındaki 2.000 aktivite, 18 yetkinlik bazında inceleniyor ve 46 ülke ile kıyaslamalar yapılıyor. Çalışmada ayrıca 20’nin üzerinde trendin işler üzerindeki etkisi irdeleniyor.
Bu çalışmaya göre, ülkemizde önümüzdeki 10 yılda mesleklerin sadece %2’si otomasyon ile tamamen ortadan kalkacak. Mesleklerin %60’ında yapılan işlerin 3’te 1’den fazlası otomatize edilebilir durumda. Otomasyon, yapay zekâ ve dijital teknolojiler ile Türkiye’deki mesleklerin yapılış şekli önemli ölçüde değişecek.
Çalışanlar dijital teknolojilerin yardımı ile katma değerli işler için daha fazla zaman bulacaklar. Burada ortaya çıkan 2 önemli nokta var:
- Dijital teknolojileri kullanabilme yetkinliğine sahip olma.
- Dijital teknolojiler ile kazanacakları zamanda kullanabilecekleri
katma değer yaratacak yetkinliklere sahip olma.
Bu iki alanda kendisini donatan dijital yakalılar, önümüzdeki yılların aranan çalışanları olmaya en yakın adaylar. Beyaz Yakalı’nın Dijital Yakalı’ya Dönüşümü bu konuya ilgi duyan ve treni kaçırmak istemeyenlere yol gösterecek son derece yararlı bir kaynak.
Yazarlar hakkında
İnan Acılıoğlu
Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliğini bitirdi. 2002’de çalışmaya başladığı Ford Otosan’da planlama ve lojistik birimlerinde yönetici olarak büyük ölçekteki ekiplere liderlik etti. 9 yıl çalıştığı Ford Otosan’da aldığı 6 Sigma Kara Kuşak sertifikası ile 40’ın üzerinde proje tamamladı. 2 projesi Ford Motor Company tarafından En İyi Uygulama (Best Practise) seçilerek 100’ün üzerinde ülkede uygulanmaya layık görüldü. 2011 yılında başladığı Danone’de lojistik müdürü ve müşteri hizmetleri müdürü olarak çalıştı. 5 projesi En İyi Uygulama (Best Practise) olarak seçilerek diğer ülkelerde uygulandı. 2015 yılında operasyonel mükemmellik birimini kurmak üzere Yıldız Holding’e transfer oldu. Süreç iyileştirme ve verimlilik projelerini hayata geçirdiği bu dönemde dijital dönüşüm sorumluluğunu da üstlenerek grup şirketlerinin dijital dönüşüm ihtiyaçlarını belirleyerek dijitalleşme yol haritalarını çıkardı ve değişim yönetimini sağlamak için şirket yöneticilerine eğitim ve seminerler verdi. 2019 yılında OpM-D Danışmanlık şirketini kurarak küresel ve yerel çapta danışmanlık vermeye başladı. Aynı zamanda ABD’nin en iyi danışmanlık şirketlerinden kabul edilen CGN Global’in Türkiye direktörlüğünü üstlendi. Halen yöneticilik, verimlilik, dijital dönüşüm konularında danışmanlık, eğitim ve seminerler veriyor.
Nisa Nur Kaya
Boğaziçi Üniversitesi İşletme Bölümünde okudu. 2017 yılında bir dönemini Fransa’da Telecom Ecole de Management’ta değişim öğrencisi olarak geçirdi. Boğaziçi Üniversitesinden 2019 yılında onur öğrencisi olarak mezun oldu. Ardından İnan Acılıoğlu ile birlikte OpM-D Danışmanlık şirketinde analist ve danışman olarak görev aldı; burada çalıştığı süre boyunca maliyet azaltma, finansal analiz ve operasyonel geliştirme projelerinde etkin rol bir rol üstlendi. Şu anda Royal Canin şirketinde operasyonel geliştirme uzmanı olarak çalışmaktadır. 2015 yılında yaratıcı yazarlık eğitimi alan Nisa Nur Kaya, 2018 yılında ise Bursa’nın Nilüfer Belediyesi tarafından düzenlenen “Sevgi Soysal Yılın Öyküsü Yarışması”nda mansiyon ödülüne layık görülmüştür.