Girişimci Olmak İsteyenlere Eşsiz Bir Rehber
Bu makaleyi paylaş
Beş Parasız Slikon Vadisi’ni Bodrum’da yağmurlu bir hafta sonu okudum. Her bir sayfasında kendi girişimcilik öykümle bir dolu benzerlik bulurken bir yandan da içimden keşke daha gençken bu tarz kitaplar okusaydım diye hayıflandım. İster üniversiteden yeni mezun biri olun isterseniz iş hayatında yirmi-otuz yılı devirmiş biri, girişimcilik aşkı hepimizin içinde yanar.
Emre Şimdi’nin kaleme aldığı bu kitabın bence en güçlü yanı; kendi deneyimlerinden çıkardığı sentezleri aklı verir gibi değil de daha çok bir iç hesaplaşma gibi satırların arasına serpiştirmiş olması. Üniversitede bilgisayar mühendisliğinden mezun olduktan sonra birçok parlak ve zeki yeni mezun gibi danışmanlık sektörüne kapağı atıyor. Ancak kendini boğan bir kıskaca girdiğini New York seyahatinden sonra anlıyor.
Anlam arayışı ne kadar vurucu ve içten içe insanı kemiren bir içsel durumdur. Dışarıdan sizi izleyen hiç kimsenin anlayamayacağı hatta bazılarının sizi şımarık olarak nitelendirme hadsizliğine gittiği, “Ne güzel işin, iyi bir maaşın var işte, daha ne istiyorsun?” nidalarına maruz kalınan bir ruh halidir. İnsanın, “bedenim burada ama ya ruhum?” hissiyle güçlenen bir ait olmama, ilişik olmama duygusu…
Bu kitabı neden okumalısınız?
Pandemiyle beraber çoğumuz hayatlarımızı yeniden sorguladı ve birçok kişi uzaktan çalışmanın sağladığı kendi zamanının kendisinin yönetmesinin öneminin farkına vardı. PWC Turkey tarafından yapılan “Geleceğin Çalışma Hayatına Dair Umutlar ve Endişeler Araştırması”na göre hızlı ilerleyen teknolojik gelişmeler, pandemi ve iklim krizi gibi dünyamızın içinde bulunduğu değişimler ve bilinmezlik ile iş dünyasının geleceği hakkındaki belirsizliklerin getirdiği yük her geçen gün daha da artıyor. Yakın gelecekte kişisel markalarımızla ve sahip olduğumuz yetkinlik ve vizyonla iş sahibi olabileceğiz. Ve 9-6 mesaili iş modeline bundan 10 yıl sonra muhtemelen gülüp geçeceğiz. İşte bu yüzden girişimcilerin neler deneyimlediklerini, nasıl bir yol izlediklerini okumak ve onları takibe almak daha da önemli hale geldi.
Bu kitapta Emre Şimdi’nin okuduğu kitapları not alarak okumadıklarımı araştırma ve alışveriş listeme ekleme fırsatı buldum. Yazar sadece kitap isimlerini vermeyip bu bilgileri kendi iş hayatında yaşadıklarıyla da ustaca eşleştirerek bize yol haritaları önermiş. Özellikle de kitabın iş arama konusunda sunduğu yöntemler ki bunlar Emre Şirin’in Amerika’daki hayatına adım atabilmesini de sağlıyor bence son derece somut ve akılcı…
Kitaptan kısa kısa…
Her gün yaptığımız iş bir amaca hizmet ediyor. İşimizi “başarıyla” yapmak patronlarımızın bizi takdir etmesi mi demek, yoksa doğru bir amaca doğru bir şekilde hizmet ediyor olmak mı demek?
Peki ya benim şu an çalıştığım işim? Cidden “başarılı” mıyım? Topluma etkim olumlu mu olumsuz mu? Çalıştığım her gün dünyadaki eşitsizliği azaltıyor muyum yoksa artırıyor muyum?
Cesur olmak ne demek? Korkusuz olmak mı? Bence değil. Hayatımda “cesur” olduğum zamanların hepsinde o kadar korkuyordum ki… Korkmasam cesur olmama gerek kalmaz, kolaylıkla adımımı atardım. “Cesur” olmak korkmamak değil, korktuğun halde yine de o kararı vermek demek. Çünkü derinlerde yapman gerekeni biliyor ve onu yapmazsan dönüşeceğin insanla yüzleşmek istemiyorsun…
Anlamlı bir hayat yaratmak ve onu yaşamak bir hedef değil, yolculuk. Her zaman devam edecek. Siz değiştikçe o da değişecek. Siz büyüdükçe o da büyüyecek.
Emin olabilirsiniz ki bol bol tökezleyecek, başarısızlığa uğrayacak, kendinizden ve kararlarınızdan şüphe edeceksiniz. Zaman zaman kendinizi bir “dolandırıcı” olarak tanımlayacak, yeteneklerinize, başınıza gelebilecek iyi şeylere inanmayacaksınız.
Korkacak mısınız?
Evet, sonuna kadar.