Çalışılmayan Bir Dünya
Bu makaleyi paylaş
İş dünyasındaki endişelerin giderek arttığı bir yüzyılda yaşıyoruz. ABD’de çalışanların yüzde 30’u ölmeden önce işlerini bilgisayarlara ya da robotlara kaptıracağına inanıyor. İngiltere’de aynı oranda insan bunun çok uzun bir zaman sonra değil, önümüzdeki yirmi yıl içinde gerçekleşeceğini düşünüyor.
Çalışılmayan Bir Dünya, bu kaygıları neden ciddiye almamız gerektiğini anlatıyor. Ancak Daniel Susskind korkulara değil, bu korkulara neden olan sorulara odaklanıyor: 21. yüzyılda herkese yetecek kadar iş olacak mı? İşte çağımızın en önemli sorularından biri bu.
Daniel Susskind’in yanıtı “hayır”. Ancak “teknolojik işsizlik” tehdidinin somut bir hal aldığını söylüyor. Kitabında bu durumun hem günümüzde hem de gelecekte yaratacağı farklı problemleri anlatıyor ve en önemlisi nasıl bir çözüm bulmamız gerektiğini ortaya koyuyor.
Çalışılmayan Bir Dünya, yeni teknolojiler ve artan otomasyonun beraberinde getirdiği ‘’teknolojik işsizlik’’ kavramının tarihsel dönüşümünün ve gelecek öngörülerinin incelendiği, son derece ufuk açıcı bir kitap. Gelin, kitabın bölümlerine kısaca bir göz gezdirelim:
1. Bölüm: Bağlam
Daniel Susskind kitabın ilk bölümüne tarihle başlıyor, yerlerini makinelerin alacağından korkan insanların neden sürekli yanıldığını araştırıyor ve iktisatçıların zaman içinde teknolojinin çalışma hayatı üzerindeki etkisine bakışının nasıl değiştiğini ele alıyor.
Ardından son yıllarda kolektif hayal gücümüzü işgal eden ve birçok kişinin yeniden gelecek kaygısı yaşamasının en büyük sorumlusu olan teknolojinin, yani yapay zekânın tarihine eğiliyor.
2. Bölüm: Tehdit
Susskind, kitabın ikinci bölümünde tarihten dersler çıkararak ve başkalarının geçmişte düştüğü entelektüel hatalara düşmemeye çalışarak, 21. yüzyılda teknolojik işsizliğin nasıl ortaya çıkacağını anlatıyor.
Yakın zamanda gerçekleştirilen bir araştırmada, önde gelen bilgisayar uzmanları önümüzdeki 45 yıl içinde makinelerin “her alanda” insanlardan daha iyi bir performans sergileme ihtimalinin yüzde 50 olduğunu iddia ediyor. Ancak Susskind aynı görüşte değil.
Amerikalı ve İngiliz çalışanlar arasında yapılan araştırmalarda dile getirilen tüm korkulara rağmen, Daniel Susskind günümüzdeki işlerin birçoğunun önümüzdeki yıllarda ortadan kalkacağına ihtimal vermiyor. Yazara göre, bu işlerin büyük kısmı en becerikli makinelerin bile başaramayacağı birtakım görevler içerecek.
3. Bölüm: Çözüm
Daniel Susskind kitabın üçüncü ve son kısmında daha az kişinin çalıştığı bir dünyanın yaratacağı farklı problemleri ortaya koyuyor ve bu konuda neler yapmamız gerektiğini anlatıyor. Bunların ilki elbette ekonomik problem: İnsanların emeklerinin karşılığını almasını sağlayan geleneksel mekanizmaların eskisi kadar etkili olmadığı bir toplumda refahı nasıl paylaşacağız?
Susskind, daha sonra ekonomiyle pek alakalı olmayan iki meseleye geçiyor. Bunlardan ilki, büyük teknoloji (Big Tech) şirketlerinin yükselişi. Yazara göre, ileride yaşamlarımızı az sayıda büyük teknoloji şirketi yönlendirecek. 20. yüzyılda temel kaygımız büyük şirketlerin elinde bulundurduğu ekonomik güçtü. Susskind 21. yüzyılda bunun yerini politik güce dair korkuların alacağını ileri sürüyor.
İkinci mesele ise, yaşamda bir anlam bulma güçlüğü. Sıklıkla, çalışmanın sadece bir para kazanma yolu olmadığı, hayatımıza anlam kattığı söylenir. Eğer bu doğruysa, daha az işin olduğu bir dünya daha anlamsız olacak demektir. Susskind’e göre gelecekte bu tür problemlerle karşılaşacağız ve her birine çare bulmak zorunda kalacağız.
Bu kitaptan neler öğrenebilirsiniz?
Çalışılmayan Bir Dünya okuyucuya şunu söylüyor: Önümüzdeki yüz yıl içinde teknolojik gelişim bizi her zamankinden daha varlıklı hale getirecek. Ancak bu gelişim aynı zamanda insanlar açısından daha az işin olduğu bir dünya da yaratacak. Bizden önceki kuşakları uğraştıran ekonomik problem, ekonomi pastasını herkese yetecek kadar büyütme problemi ortadan kalkacak, bunun yerine yeni problemler ortaya çıkacak.
Bunların ilki eşitsizlik, ekonomik refahı toplumdaki herkesle paylaşma problemi olacak. İkincisi politik güç, bu refahı ortaya çıkaran teknolojileri kimin, ne şekilde kontrol edeceği problemi olacak. Üçüncüsü de anlam, bu refahı sadece yaşamak için değil, aynı zamanda güzel yaşamak için nasıl kullanacağımız problemi olacak.
Daniel Susskind 21. yüzyılda, bu defa maaşlı işler temeline dayanmayan yeni bir güvenlik çağı yaratmamız gerektiğine inanıyor. Ve bunu yapmaya bugünden başlamamız gerektiğini söylüyor. Daha az işin olacağı bir dünyanın ortaya çıkmasının tam olarak ne kadar süreceğini bilemesek de, bu yolda olduğumuzun somut göstergeleri ortada. Yazara göre eşitsizlik, güç ve anlam problemleri belirsiz bir geleceğin problemleri olmaktan çıktı. Yaşanmaya, sorun yaratmaya, geleneksel kurumlarımızı ve yaşam tarzlarımızı sınamaya başladılar bile.
Daniel Susskind, iş dünyasının yakın geleceğine ilişkin soruları mercek altına aldığı Çalışılmayan Bir Dünya’da, sizi bu sorulara birlikte kafa yormaya davet ediyor.
Yazar hakkında
Dr. Daniel Susskind Oxford Üniversitesinde öğretim üyesidir. Susskind teknolojinin, özellikle de yapay zekânın çalışma ve toplum üzerindeki etkisini araştırmaktadır. Aynı zamanda çok satan kitaplar listesine girmeyi başaran The Future of the Professions kitabının yazarlarındandır. Çalışmanın geleceği üzerine TED’de yaptığı konuşma 1,5 milyondan fazla izleyiciye ulaşmıştır.
Daha önce İngiltere Başbakanlık Strateji Biriminde danışman olarak görev yapmış, Politika Biriminde de politika analisti olarak çalışmıştır. Susskind, kabinenin kıdemli danışmanlarındandır.