Blokzincir Teknolojisi ve NFT’ler
Bu makaleyi paylaş
Haziran 2021 itibarıyla küresel kripto kullanıcı sayısının 221 milyona ulaştığını, 2022 yılı Ocak ayı itibarıyla kripto para piyasasında yaklaşık 17 bin adet kripto paranın 458 adet borsada işlem gördüğünü ve piyasanın değerinin de aynı tarih itibariyle yaklaşık 1,7 trilyon Amerikan dolara ulaştığını biliyor muydunuz?
Oysa biz bitcoin kavramıyla daha 2009’da tanıştık. Yani 13 yıl gibi, paranın tarih sahnesine çıkışına kıyasla çok çok kısa bir sürede muazzam şeyler oldu. Bu hıza yetişemediğinizi düşünüyorsanız üzülmeyin, Çağla Gül Şenkardeş‘in kaleme aldığı Blokzincir Teknolojisi ve NFT’ler size yol gösterecek harika bir kılavuz.
Blokzincir teknolojisi nedir?
Blokzincir, verilerin internet üzerinden zaman damgalı olarak, dağıtık bir yapıda, şifrelenerek, değiştirilemez bir şekilde kaydedilmesine ve transfer edilmesine imkân veren, güvenli, şeffaf bir dijital işlem defteri sağlayan teknolojinin adı.
Blokzincir teknolojisi; bilgisayar bilimleri, mühendislik ve teknoloji bilimleri alanında kendine özgü doktrini, yöntemleri ve içeriğiyle hızla gelişmekte olan, nispeten yeni bir teknoloji.
Çağla Gül Şenkardeş blokzincir sistemini “kullanıcılara kendi verilerinin, kimliğinin ve dijital varlıklarının sahibi olabilme imkânını getiren, herkesi eşit şekilde işin içine alan, son derece yenilikçi ve liberal bir sistem,” olarak tanımlıyor ve “bitcoin sistemindeki her şey, işlemlerin etkin bir şekilde yayımlanmasını, doğrulanmasını ve onaylanmasını sağlamak için tasarlanmıştır ve bu tasarım sayesinde geleneksel finansal sistemlere alternatif olma gücüne sahip bir sistem yaratılmıştır” diyor.
Kripto paralar ve NFT’ler
Bu yeni teknoloji sayesinde hayatımıza giren sanal para, dijital para, kripto para, bitcoin, coin, altcoin, token gibi kavramlar aslında çoğumuzun kafasını karıştırıyor; hatta bazen bu kavramların birbirine karıştırıldığı da oluyor. Blokzincir Teknolojisi ve NFT’ler bize bu kavramların doğru tanımlarını veriyor ve temel özelliklerini açıklıyor. Yazar bir dijital varlığın kripto para olarak nitelendirilebilmesi için bazı özellikleri taşıması gerektiğini söylüyor ve bu özellikleri basitçe şöyle sıralıyor;
• Merkeziyetsizlik,
• İşlem ve sahiplik kayıtları,
• Yeni arz oluşturma kuralları,
• Sahipliğinin kriptografik tekniklerle sadece sahibince ispat edilebilmesi,
• Bu dijital varlığın sadece sahibinin emriyle el değiştirebilmesi,
• Aynı anda aynı kripto para için birden fazla işlem yapılırsa sadece birinin yerine getirilmesi.
Çağla Gül Şenkardeş bu temel özellikleri karşılayabilen, kriptografi teknolojisi ile üretilmiş dijital varlıklara bugün kripto para dendiğini söylüyor. Blokzincir üzerinde geliştirilen yeni bir kripto para çeşidi olan NFT’ler ise diğer kripto paralardan çok farklı. Non-Fungible Token (NFT) adı verilen ve biricik ya da eşsiz tokenlar olarak tanımlanabilecek olan NFT’lerin en önemli özelliği “benzersiz” olmaları. Yazar NFT’leri şöyle tanımlıyor:
“NFT’ler benzersizdir. NFT’ler diğer kripto paralar gibi takas edilemezler. Takas edilemez tanımı ekonomik bir terim olup, bir mobilya, bir beste ya da bilgisayarınız gibi kendilerine has ve benzersiz özellikleri olan varlıkları tanımlamak için kullanılır. Takas edilebilir varlıklar benzersiz özelliklerinden ziyade maddi değerleri üzerinden tanımlanır. Bir Türk Lirası başka herhangi 1 Türk Lirası ile veya 1 Bitcoin o anki maddi değerine eş Türk Lirası ile takas edilebilir. Fakat bir NFT başka herhangi bir NFT ile takas edilemez.”
Bireyin değişen statüsü
Blokzincir teknolojisi ekonomi kadar toplum üzerinde de ciddi bir dönüşümü tetikleme potansiyeline sahip. Yazar, Web2.0’ın “takipçi” ve “kullanıcı” konseptleri ile bir anlamda kapitalizme yenilip hizmet ederek bireyi güçsüzleştirdiğini, oysa internetin geleceği gözüyle bakılan Web3.0’ın söylemsel alanının “katılımcı, sahiplik ve üyelik” konseptleri etrafında inşa edilmesinin bireyi güçlendirecek bir altyapıya işaret ettiğini söylüyor.
NFT ve sanat
Çağla Gül Şenkardeş kitabında NFT konseptinin sanatla ilişkisine de ele alıyor; hatta Refik Anadol ve Bager Akbay ile yaptığı çok güzel iki söyleşiye de yer veriyor. Yazar, kripto varlıkların sanat endüstrisinde önemli bir dönüşüme neden olduğunu, sanata erişimi küresel bir şekilde artırdığını ve geleneksel aracıları ortadan kaldırarak yeni iş modellerinin ortaya çıkmasına neden olduğunu söylüyor.
Kriptofeminizm
Kitabın en dikkate değer yönlerinden biri ise blokzincir teknolojisine feminizm perspektifinden bakan “Kriptofeminizm” başlıklı bölüm. Blokzincir teknolojisi ile hayatımıza giren ve çok hızlı bir şekilde farklı alanlarda yaygınlaşma imkânı bulan kripto paralar bir yandan kendi ekosistemini ve endüstrisini oluşturmuş durumda. Çağla Gül Şenkardeş’e göre bu kripto ekosisteminde gelişen kültür ve aynı zamanda paydaş katılımı, feminizmin yıllardır mücadele ettiği fikirlerin etrafında örülme riski ile karşı karşıya.
Bu kitabı kimler okumalı?
Blokzincir Teknolojisi ve NFT’ler, görece çok yakın bir geçmişte hayatımıza giren ama muazzam bir hızla gelişen bir teknolojiyi son derece anlaşılırı bir dille okura tanıtıyor. Bunu yaparken de bu teknolojinin yalnızca ekonomik boyutunu değil, aynı zamanda bireyle, çevreyle, sanatla, feminizmle ilişkisini de ele alıyor. Bu nedenle Blokzincir Teknolojisi ve NFT’ler ister konunun acemisi olun, ister bu teknolojiyi zaten kullanıyor olun, sizin için son derece yararlı bir kaynak.
Yazar hakkında
Dr. Çağla GÜL ŞENKARDEŞ Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği Lisans ve Yüksek Lisans eğitiminin ardından İstanbul Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Stockholm School of Economics eğitim kurumlarında işletme yüksek lisans eğitimi ve sosyal bilimler alanlarında eğitimler alan Gül Şenkardeş, iletişim üzerine doktora eğitimini Bilgi Üniversitesi’nde tamamlamıştır. 20 yılı aşkın profesyonel tecrübesi lojistik, otomotiv, medya, ve venture capital sektörlerinde dijital dönüşüm ve veri yönetimi çalışmaları üzerinedir. 2015 yılından bu yana akademik çalışmalar yapan ve halen İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Dr. Öğretim Görevlisi olarak görev yapmakta olan Gül Şenkardeş, Durugörü Danışmanlık şirketinin kurucusu, İstanbul Blockchain Women Derneği’nin kurucu Yönetim Kurulu Üyesi, Yeniden Biz Derneği’nin Yönetim Kurulu Üyesi, Tomorrow Danışma Kurulu Üyesi ve Blockchain Türkiye Platformu Danışma Kurulu Üyesidir. Yayınlanmış bilimsel araştırma makaleleri ve kitapları bulunan Gül Şenkardeş 2022 yılında Uluslararası Dünya Kadın Kongresinde literatüre yeni bir feminizm teorisi olan Kriptofeminizm’i kazandırmıştır.